Partisinin Manisa İl başkanlığını ziyaret eden CHP Kadın Kolları Başkanı Nazlıaka, hem yaşanan son gelişmeleri hem de önümüzdeki süreçte yapacakları çalışmalar hakkında partililere bilgi verdi.
“TÜRKİYE’YE ROL MODEL BİR GENEL BAŞKAN OLARAK ÇALIŞMALARINI SÜRDÜRÜYOR”
CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban ziyarette yaptığı konuşmada, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın Türkiye için bir rol model olduğunu söyledi.
CHP’li Başkan Balaban yaptığı konuşmada, “Kadın Kolları Genel Başkanımız Sayın Aylin Nazlıaka Türkiye’ye rol model bir genel başkan olarak çalışmalarını sürdürüyor. Seçimle Kadın Kolları Genel Başkanı olmasından sonra kadın kollarında çok ciddi devrim görüyoruz. Kadın arkadaşlarımıza destek olmaktan başka yapacak bir şeyimiz yok. Kadın arkadaşlarımızın önünü açmak bizim en önemli görevimizdir. Kadını elinin dediği her şey güzel olur. Sayın Aylin Nazaka’nın bundan sonra yapacağı çalışmaların ve projelerin sonuna kadar arkasındayız.” ifadelerini kullandı.
“İKTİDAR DEMEK, VATAN DEMEK DEĞİLDİR”
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka yaptığı açıklamada, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki protesto gösterilerinde üniversite öğrencilerinin gözaltına alınması ve protestolara neden olan Rektör Melih Bulu’nun “İstifayı asla düşünmüyorum” açıklamasını değerlendirdi.
Boğaziçi Üniversite öğrencilerinin demokratik haklarını kullandıkları için şiddete maruz kaldığını ifade eden CHP’li Nazlıaka, “Bu noktada gördük ki ülkeyi yönetenler gençlerimize yeteri kadar sahip çıkmıyorlar. Son dönemlerde iktidar bir dil geliştirerek kendisini ‘Vatan’ olarak tanımlayama başladı. O nedenle kendisini eleştiren herkesi vatan haini olarak ilan ediyor. Öncelikle şunun altını çizelim. İktidar demek vatan demek değildir. İktidarı eleştirmek demokrasinin en doğal hakkıdır. Bu nedenle iktidarı eleştirdiğinizde vatan haini olmazsınız. Ama böyle bir ezber üzerinden yürüyen özellikle gençlerimizi de inciten bir süreç yürüyor. Bu süreçte biz bir kez daha rektörü istifaya davet ediyoruz. Çünkü böyle bir makam olmaz olsun. Ben Türkiye iki Melih’ten çok çekti. Bir tanesi Ekim 2017’de istifa ettirildi ve devrik başkanı oldu. Dileriz ikinci Melih’te istifa eder ve bir an önce hem gençlerin hem akademisyenlerin olumlu bakmadığı bu süreci sonlandırır. Gerginlik bir an önce bitsin.” diye konuştu.
Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne Rektör olarak atanmasının ardından gündeme gelen “Aşağı bakmayacağız” söyleminin üzerinden iktidara yüklenen CHP’li Nazıaka, “Biz aşağıya bakmayacağız. Biz Atatürk’ün bize gösterdiği gibi hep göklere bakacağız. İstikbal göklerdedir diyeceğiz. Boyun eğmeyeceğiz ve eğdirmeyeceğiz. Aşağıya bakmak bir omurga sorunudur. Onun için bizler Türkiye’nin omurgalı insanları olarak kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla, işçi, emeklisiyle, çiftçisiyle tüm kesimlerimizle birlikte dik durmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
HEDEFLERİ HAKKINDA BİLGİ VERDİ
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, seçildikleri günden bu zamana kadar yaptıkları çalışmalar hakkında partililere bilgi vererek, hedeflerinin yılsonuna kadar Türkiye’de tüm il ve ilçelerde kadın örgütlenmelerini tamamlamak olduğunu söyledi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka yaptığı açıklamada, “Kadın kolları olarak göreve geldikten sonra mevcut durum analizi yaptık. Örgütlenmedeki eksiklikleri tespit ettik. Örgütlenmede eksik olduğumuz tüm il ve ilçelerde hızla kadın örgütlenmesini gerçekleştirdik. Hedefimiz önümüzdeki Mart ayı sonuna kadar kadın olarak örgütlenmediğimiz hiçbir il ve ilçe kalmayacak. Yılsonuna kadar ise örgütlenmediğimiz hiçbir mahalle ve belde kalmayacak. Partimizin kadın üye sayısı erkek üye sayısının üçte bir oranında. Biz hızla kadın üye sayısını hızla arttırmak için çalışmalar yürütüyoruz. Ancak bunların AKP’nin yaptığı gibi kağıt üzerinde kurulan bağ niteliğinde değil, gönül bağıyla birbirimize sıkı şekilde bağlanarak inşa ediyoruz. Bunun içinde kapı kapı dolaşıyoruz. Bu yılsonuna kadar partimizdeki kadın üye sayısı ile erkek üye sayımızı eşitlemek istiyoruz. Şuanda koç kısa sürede 10 bin yeni kadın üye yaptık.” dedi.
“MECLİSTE EŞİT TEMSİL İSTİYORUZ”
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, TBMM’de kadın-erkek eşitliğinin sağlanması konusunda çalışma içerisinde olduklarının altını çizerek, bu konuda bir kanun teklifi hazırlandıklarını dil getirdi.
CHP’li Nazıaka, TBMM’de şuanda 600 milletvekilinden 102’sinin kadın olduğuna dikkat çekerek, “Örgüt içi çalışmalar kadar örgüt dışı çalışmalarda yürüterek sivil toplum örgütlerimiz ve kuruluşlarımızla irtibat içerisinde olacağız. Kadını örgütlü gücünü daha çok hissettirmeye çalışacağız. Kurultay’da bir sloganız vardı. ‘Kotalar bize dar, Hedefimiz İktidar’ diyorduk. Bu slogandan hareketle toplumsal cinsiyet eşitliği sağlamanın temel yönteminin karar mekanizmalarından başladığını dolayısıyla önce mecliste eşit temsil olması gerektiğini savunduk. Bugün TBMM’de 600 milletvekilinin sadece 102’sini, yani yüzde 17,2’sini kadınlar oluşturuyor. Madem toplumun yarısını kadınlar oluşturuyor, diğer yarısını da kadınlar dünyaya getiriyor mecliste temsilde eşit olmalıdır. Önümüzdeki günlerde siyasi partiler yasasında değişiklik yapılarak mecliste eşit temsilin garanti altına alınması amacıyla hazırladığımız kanun teklifi de gündeme gelecek. Bu kanun teklifinin ilk imzalayanı da sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu olacak.” dedi.
“ŞİDDET GÖREN KADINLAR İKTİDARA GÜVENMİYOR”
CHP olarak 2020 Aralık ayında şiddet gören ve cinsel istismara uğrayan kadınlar için hayata geçirdikleri ‘Yaşamak’ projesi hakkında bilgi veren CHP’li Nazlıaka, yaptıkları bir araştırmada Türkiye’de şiddet gören kadınların hepsinin iktidara artık güvenmediğinin ortaya çıktığını söyledi.
CHP’li Nazlıaka, “Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında ‘Yaşamak’ isimli projemizi hayata geçirdik. Yaptırdığımız bir araştırmada Türkiye’nin en temel 5 sorunundan bir tanesi kadına yönelik şiddet çıktı. Görüyoruz ki ülkemizde şiddet gören kadınlar şuanda iktidara güvenmiyor. Bunun içerisine AKP’li ve MHP’li kadınlarda dahil. Bu nedenle hayata geçirdiğimiz projede hangi siyasi partiden veya görüşten olduğuna bakmaksızın şiddet mağduru olan tüm kadınlarımıza ulaşmaya çalışacağız. AKP döneminde ne yazık ki yeğinin istismar eden bir amca cezaevinde bırakıldığında davul zurnalarla karşılandı. Sanki iyi bir şey yapmış gibi gösterildi. Yine AKP döneminde ‘Bir defadan bir şey çıkmaz’ diyen bakanlara şahit olduk. İstismara uğrayanları korumak yerine istismarcıları koruyan bakanları gördük. Onu için diyoruz ki tüm çocukların ve kadınların yanındayız.” dedi.
“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ADETA BİR AYIPLAMA BAKANLIĞINA DÖNDÜ”
Hayata geçirdikleri ‘Yaşamak’ projesi ile Türkiye’de şiddet gören ve istismara uğrayan kadınların hayatlarına dokunduklarını söyleyen CHP’li Nazlıaka, proje kapsamında faaliyete geçirdikleri ‘444 8285’ numaralı hatta 2 ay içerisinde 128 kadının başvurduğunu açıkladı.
Kendileri başvuran kadınlara ücretsiz hukuk ve psikolojik danışmanlık hizmeti verdiklerinin altını çizen CHP’li Nazlıaka, “Hayata geçirdiğimiz proje ile birlikte şiddet gören herkesi sarıp sarmalıyoruz. Onlara yalnız olmadıklarını gösteriyoruz. Projemiz ile birkaç kadının hayatına dokunuyoruz. Bunun için bir 444 8285 numaralı bir çağrı merkezi kurduk. Arayan tüm şiddet mağdurlarına hem ücretsiz hukuki destek, hem de psikolojik danışmanlık desteği veriyoruz. 5 Aralık tarihinden bu zamana kadar 128 kadın bizi arayarak onların hayatlarına dokunduk. Ayrıca Türkiye’deki kadına veya çocuğa yönelik şiddet, istismar davalarını partimiz olarak takip ediyoruz. Çünkü görüyoruz ki bizim takipçisi olduğumuz duruşmalardan daha adil kararlar çıkıyor. Biz isterdik ki bu ülkeyi yönetenler kadınlar katledildikten sonra ayıplamak ve kınamakla yetinmesinler. Ama İçişleri Bakanlığı adeta bir ayıplama bakanlığına döndü. 29 Aralık 2020’de 4 kız kardeşimizin katledildiği bir günde çıkıp sadece durumu ayıpladıklarını ifade ettiler. Bu ancak bir çocuk bir çocuğa şiddet uyguladığı zaman kullanılacak bir ifadedir. Bu nedenle ilgili bakanlıkları bir kez daha görevi davet ediyoruz. Eğer o makamların hakkını veremiyorlarsa da o koltukları terk etmelerini istiyoruz.” dedi.
CHP’li Nazlıaka, partisinin il binasındaki açıklamasını ardından Manisa Barosu’nu ziyaret ederek Manisa Baro Başkanı Ali Arslan ile birlikte ‘Yaşamak’ projesi kapsamında kadınlara ücretsiz hukuk desteği vermek için protokol imzaladı.
