Yeryüzünde hiçbir şey birbirinin aynı değildir. Bu farklılıklar bütün âleme zenginlik ve renk getirir. Fakat yine de düşünce ve iman dünyamızda, “O” bir olan yaratanın vasfının nişanesi olarak, birliği tesis etmek gayreti var olmuştur. Bu çeşitliliği batı ve bizim sanat ülkü ve ilkelerimiz açısından, bir yönüyle ele almak isteriz.

     Her medeniyetin belirli yaşayış ve hareket tarzları olmuştur. Batı medeniyeti madde ve akıl üzerinden giderek yolunu bu yönde tesis etmiş ve son zamanlarda teknik olarak üstün duruma geçmiştir. Türk ve Doğu medeniyetinde ise duygu, gönül ve manevi değerler ön planda olmuştur.

Mimari ve sanat üzerinden değerlendirmeler yaparak, devam edeceğiz. Şu husus bizi yanıltmasın ki bazı zamanlarda her medeniyet arasındaki farklar kapanıp çokça benzerlikler olmuştur.

   “ Görünen, bilinen, ne kadar görünenle- zahirle tarif ve tenkit edilse de konu sanat hele de İslam sanatları oldu mu, sanat ve mimarlık eserlerini görünürün ötesine geçerek iç manasıyla anlamak daha doğru bir yol olur. Sırf maddede benzerlik aramak dışını görüp içini görmemek demektir ki noksana kalmaya mahkûmdur”. Bir cemiyetin tasarlama sürecini kavramak, o medeniyete ait ülkü, yaratılış ve yaratılışın maksad olan insan düşüncesini incelemeyi gerektirir. Aksi takdirde dışını görüp, içini görmemek demek olur.

     “ Madde ve ruh ikiliğine düşmüş modern batı medeniyetinde, insan ve medeniyet tasavvuru, parçadan bütüne gitmek ve bir diğerinin varlığını “öteki” olarak nitelendirerek özelliklerine zıt olarak tanımlama geleneği vardır. Bu sebeple düşünce akımlarının her biri “bir öncekine aykırı “ özelliklerde tanımlanabilmektedir. Eser de çoğu kere, devam edegelen bir kültür zincirinin ifade halkalarından birini teşkil etme yerine, özgünlük iddiasıyla sanatçının benliğinin ifadesi olarak bir diğerine bağlılığı inkâr etmektedir.

     Türk’de ve doğuda ve hususiyetle de İslamiyet’te her şey zıddı- tersi ile bilindiği kabul edilmekle birlikte “birlik” anlayışı zıtlar arasında fark olmadığını kabul etmektedir. Osmanlı sanat anlayışında, ister mimari ister musıki ister hat ister süsleme eseri olsun tasarımı birleyici bir ahenk içinde “ Tevhid” noktasından yaklaşılır.

     Bugün dünyada sanat ve kültür anlayışı tek elden yönlendirilmekte birbirinin aynı hususiyetler görülmektedir. İbrahim Numan yeni çıkan kitabında* düşünce dünyamızı, kıyaslamalar ve örnekler vererek vukufla anlatmaktadır.

     Madde Manadan, mana da maddeden ayrılmaz. “Batın, zahirin, zahir batının, ahir evvelin, evvel de ahirin aynıdır.”

*İbrahim Numan Mimarlık ve Düşünce Dünyamız. Kubbealtı. İst. 2021

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.