Endrüstiyel tatlı su kullanımının boyutlarını biraz daha ayrıntılı olarak gösterebilmek için, dünyamızdaki en büyük endrüstri ülkesi ABD’de geliştirilmekte olan su kirliliği ve buna bağlı su tüketimi (eksilmesi) üzerine, ABD’de yayınlanmış bir makale….”ABD endüstri, en büyük kirlilik (Pollutıon)kaynağı olup, tüm tatlı su kirliliğinin yarısından fazlasını ve ölümcül kirleticileri (Pollutans) içermektedir…Yaklaşık 370.000endrüstiyel üretim kuruluşu, muazzam miktardaki tatlı suyu, her cins ve türden atıkların yok edilmesinde kullanmaktadırlar…Atıkları içeren sular veya sıvı atıklar akarsulara, göllere ya da okyanuslara boşaltılmakta ve böylece kirlilik yaratan maddelerin geniş bir şekilde yayılmasına neden olmakta ABD Çevre Koruma Ajansı (US Environmental Protection Agency) 1996 yılında Kongre’ye sunduğu “Milli Su Kalite Envanterinde” (natıonal Water Qualıty Invertory)ülkede gözden geçirilmiş olan göl, nehir ve haliçlerin yaklaşık % 40 ının içme suyu temini, balık tutma ve yüzme gibi temel ihtiyaçlar için kullanılmayacak kadar kirletilmiş olduğunu rapor etmişti…Söz konusu kirlilik asbest, fosfat,nitrat, civa, kurşun, kostik soda, ve diğer sodyum bileşikleri, sülfirik asit, yağlar, Petro kimyasalları içermekte….Bunlara ilave olarak çok sayıda üretim tesisleri seyreltilmemiş korresifleri zehirleri ve diğer zehirli yan ürünleri etrafa salmaktadırlar…İnşaat endrüstrisi etrafa, sulandırılmış alçı ,çimento, aşındırıcı maddeler, metaller ve zehirli çözücüler boşaltmaktadır…Gıda zincirine nüfus eden bir diğer zehirleyici maddeler grubu ise Poliklorlu bifenil ( PCB)bileşikleri, yağlayıcılar, plastik folyolar ve aşındırıcılar…Kirliliğin bir diğer kategorisi ise fabrikalar ve enerji santraları tarafından doğaya boşaltılan sıcak suların neden olduğu suların ısınması ile oluşan ısı kirliliğidir….(Thermal Pollutıon)Bu ısı yükselmesi su kütlesinde erimiş halde bulunan oksijen seviyesini etkiliyerek, suyun ekolojik dengesini bozmakta, bu durum bazı su bitkilerinin ve hayvanlarının aşırı gelişmesine yol açarken, bazılarının da yok olmasına sebebiyet vermekte….Üçüncü sırada su kullanan ve tüketen unsurun ise insanların bizzat kendilerinin olduğunu biliyoruz…Biz bireylerin tatlı su kullanımını “doğrudan” ve “dolaylı” olarak iki kategoride ele alabiliriz…İçme suyu yemek pişirmek ve temizlik amaçlı su kullanımını “doğrudan” kategorisinde su kullanımının yarattığı bir sorundan bahsedemeyiz…Bununla beraber bireysel temizlik amacıyla “doğrudan” su tüketimi, sorunun kaynaklarından birisini oluşturmakta . Özellikle şehirlerde yoğunlaşmaya devam eden insan toplulukları bulaşık ve çamaşır makinelerinde milyonlarca ton temizlik maddeleri (çamaşır tozları, yumuşatıcılar, aromalar vs.) kullanmaktalar…Kullanılan bu maddelere, insanların bedensel temizlik , evlerinin temizliği arabaların temizliği ve daha bir çok amaçla kullandığı, ağır kimyasallar içeren temizlik maddelerini de eklersek, insanın kendisi de tatlı su kaynaklarını kirleten ciddi bir çevre faktörü durumuna gelmiş bulunuyor…
Gelecek on yıl sonunda şehirlerde yaşayan insan sayısı, kırsalda yaşayan insanların iki katına çıkacak…Bu durum ortalamanın üzerinde bir su tüketimi yapan şehir insanlarının, tatlı su talebinin ayrıca bir artış, bir patlama olacak demek…Sabit olan tatlı su kaynakları ile böylesi bir talebi “bir şekilde” karşılama şansının olmadığı apaçık ortada …Sadece 10 yıl sonrası içindir söz konusu olan…Kimse şunu söyleyemez…”elbet bizi yönetenler bir çare bulur” Sonuçta bu korkunç faturayı ödeyecek olan yine bizler ve torunlarımız….Büyük “kitlesel kaos ve felaket”ortamları büyük ve köklü sosyal dönüşüm planlarını uygulanabildiği ortamlardır…Bu sefer de küresel sermaye gıda ve su üzerinde yoğunlaşmakta olduğu düğümü korkunç bir kaos /kriz ortamında kendi planları doğrultusunda uygulayacağı çok radikal çözme planları yapılmaktadır… Temel ve yaşamsal kaynakların (su ve gıda) gibi süratle daraldığı bu kaynakların “görünür de farklı” odakların elinde silahlı olarak korunduğu, insanların tam bir panik ortamında yaşayabilmek refleksi ile ,..bir şişe su, bir parça ekmek için beklide birbirini boğazladığı bir ortam olacak….
