Yanına yaklaşıp selâm verip "Hayırlı işler" dedim.

Allah’ın selamıdır almamak olmaz kabilinden "Aleyküm selâm" dedi. 

Birkaç bir şeyler satıyordu. 

Yemiş, badem, ceviz...

Vatanım gibiydi yüzü. 

Kırış kırış elleri. 

Her kırışında bir çile, yaşanmışlık vardı. 

Cümlelere gerek yoktu. 

Her bakışı coğrafyamdan hikayeler anlatıyordu. 

Çok sonra adını bağışlamasını istedim. 

Adımın ne önemi var” dercesine işine koyuldu. 

Yemişleri incitmekten korkar gibiydi. 

Sonra cevizleri sevdi, okşadı. 

Yaslandığı asırlık çınar gibiydi. 

Bir ara çınarla konuşuyor sandım. 

Sükutu altın bellemişti. 

Bizim oralardandı bildim. 

Tekaüde ayrılmıştı. 

Asırlara varan yaşıyla Eski Çarşı’yı bekliyordu. 25 Şubat 2020/Çarşı

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.