1720 yılında İngiltere borsasının en popüler hisse senetleri South Sea Company’ye ait olanlardı. Piyasa değeri müthiş bir hızla yükseliyor ve bu durum 1696’da Darphane Müdürü olan ve yıllarca kalpazanlarla mücadele verip onları dize getiren müthiş zeki kahramanımızın zihninde kırmızı alarmların çalmasına neden oluyordu.

Elindeki şirket hisselerini %100 karla satan kahramanımız o günün parasıyla cebine (dolar bazlı yazalım) 7.000 dolar koydu. Bugünkü değeriyle o para 1 milyon doları biraz geçmekte.

Fakat hisse senetlerinin hızla yükselmeye devam etmesi dünyanın gelmiş geçmiş en büyük dahilerinden biri olan kahramanımızın kanının yeniden kaynamasına ve tüm üstün matematik bilgisine rağmen saçma sapan bir kumara düşmesine neden oldu. Kazandığının üstüne ayrıca yeni bir bakiye ekleyerek tekrar hisseye girdi. Sonuç ne mi oldu? Tabi ki hisse balonu patladı ve bugünün parasıyla 1 milyon dolar karda olan kahramanımız 3 milyon dolar kadar zarar etti.

Yaşadığı sürece bir daha bu şirketin adının anılmasını yanında yasaklayan kahramanımız hepimizin tanıdığı, insanlık tarihinin en büyük dehalarından biri: Sir Isaac Newton!!!

Newton’un meziyetlerini ve zekasını anlatmak için koca koca kitaplar yazmak lazım. Fakat gelin görün ki mesele aç gözlülük olunca o da sıradan bir insan olduğunu ve bu tuzağa herkesin düşebileceğini kanıtlamış durumda. Koskoca Newton amiyane tabirle “tokatlanmış”. İnsan inanamıyor…

Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi yatırımcısı olarak kabul edilen Warren Buffett’ın hocası Benjamin Graham’ın efsanevi kitabı “Akıllı Yatırımcı” kitabında anlatılan ve Newton bile olsanız yatırımın kurallarına aykırı hareket ederseniz kaybedeceğinizi ortaya koyan bu ibretlik hikaye aslında piyasalarda işlen yapan herkesin bir an olsun unutmamamız gereken bir ders.

Şubat ayı itibariyle Borsa İstanbul’un yatırımcı sayısı 8 milyonu geçmiş durumda. Bunlardan 7 milyonun yatırım bakiyesi 50 bin TL’nin altında. 5 milyonu da geçen seneden bu yana borsaya giriş yapmış. Yani şu 2023 seçimleri öncesi rekor üstüne rekor kırılan, ardı ardına halka arzların yapıldığı, doların ve altının kımıldamadığı dönemde merhaba demişler borsaya. Çoğunun finansal okur yazarlığı kelimenin tam anlamıyla “sıfır” derecesinde.

Kimini berberi yollamış, kimini kasabı, kimini hasbel kader iki kuruş kazanmış eşi, dostu, arkadaşı… Ne yaptıklarına, neden borsada olduklarına dair zerre fikirleri olmadığı gibi uzun vade açısından hiç bir planları yok, hedefsizler. Hedeften sayılacaksa ki borsa da asla sayılmaz, öğrencisi bir paket sigara parasını, memuru-işçisi bir kredi kartı borcunun asgari tutarının peşinde dolanıp duruyor… Dolayısıyla istatistiklerde ve raporlarda yatırımcı unvanı ile anılsalarda kesinlike yatırımcı değiller. Sadece parsadan paylarını arayan dar gelirli sıradan vatandaşlar…

Graham’ın dünyada kabul gören tanımına göre yatırım, kapsamlı bir analiz ile anapara güvenliğinin yanında tatmin edici bir getiri vaat eden işlemlere deniyor. Geri kalanların tamamı ise spekülasyon olarak nitelendiriliyor.

Graham yatırımcıyı ise sağlam mantıkla finansal analiz yapan ve anapara güvenliğinden ödün vermeden makul bir getiri oranı arayan kişi/kuruluş olarak tanımlıyor.

Bu iki tanım ve yukarıda paylaştığım rakamlar üzerinden bakıldığında Borsa İstanbul’un tablosunu anlamak çok daha kolaylaşıyor. En iyi ihtimalle borsamızda 7 milyon Newton var!

İşin garip tarafı devasa portföy şirketlerimiz %800’e varan şemsiye fonlarla para kazandırırken borsadaki milyonlarca vatandaşımızın bu fonlardan habersiz olması. Yani kasabın, bakkalın, eniştenin tavsiyesi yerine TEFAS’ın resmi sitesi üzerinden kazançlarını haftalıktan beş yıllıpa kadar ölçebilecekleri fonları değerlendirme ve profesyonellerce yönetilen bu fonlara hangi bankanın müşterisi olurlarsa olsun yatırımlar menüsünden ulaşma şansları var. Fakat ne yazık ki haberleri yok! Bir Allah’ın kulu da bir kamu spotu hazırlayıp bu insanları kasapların, berberlerin, bacanakların saçma sapan tüyolarından kurtarmıyor!

Neden acaba?

Bu konu üzerine ciddi ciddi düşünmek lazım.

Bir ülkenin borsası o ülkenin ekonomisi açısından müthiş öneme sahiptir. O borsa üzerinde dünyaya mesaj verilir. Sağlıklı yatırımlar ve büyüme için en kritik kaledir. Dolayısıyla o kaleyi bilinçli yatırımcılar savunmalı başkalarının operasyon çekmesine izin verilmemelidir. Bunun için de en önemli ve olmazsa olmaz yatırım eğitimdir.

Ülkemizin finansal okuryazarlık eğitimi ne yazık ki yerlerde. Kimse de toparlamak için adım atmıyor. Bu meselenin acilen başta kamu otoriteleri olmak üzere diğer paydaşlar tarafından ele alınması ve eyleme geçilmesi gerekiyor…

Büyük hedeflere ancak ve ancak her alanla eğitimin artırılması, kalitesinin yükseltilmesi ve standartlarının korunmasıyla ulaşılır…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.