Kurtuluş Savaşı başlayınca ülkemizin her yerinde işgale karşı direniş hareketi başlatılıyor, direnişe katılanların çoğu tahsili olmayan kişilerden ibarettir. İçlerinde eşkıyadan caniye, yaşı çok küçük gençlerden hapishane kaçkınına, okumuştan cahile, köy imamına  kadar eli silah tutan her çeşit adam vardır, vatan mevzubahis ise gerisi teferruat idi. Kefken yöresinde Kuva-i Milliye teşkilatını kuran İpsiz Recep Reis, milis toplamak için bir adamını Rize’ye Mataracı ve Keçeli ailelerine gönderiyor ancak Rize’de fazla sayıda  genç kalmamıştır, bunun üzerine hapishaneyi boşaltarak   ve adam toplayarak  600 kişiyi  Yunan ve Rum çetelerine karşı savaşmak için Kefken’e gönderiyorlar. Sivas’ta Ermeni papaz KARAKİN’in katillerine karşı koymak için Zara’lı Mahir ve arkadaşlarını hapishaneden salıveriyorlar, aynı şekilde adam yokluğundan Manisa’da Parti Pehlivan, hapishaneden kaçırdığı mahkumlarla Salihli ve Akhisar cephesinde mücadeleye başlıyor.

        Çerkez Ethem, Sarı Edip Efe, Demircili Mehmet Efe, Yörük Ali Efe, Gördesli Halil Efe gibi tahsili olmayan milis kuvvetini oluşturan kahramanlar büyük hizmetler görmüşlerdir. Ancak bazı olumsuz davranışlar da meydana gelmiştir, örneğin Çerkez Ethem Yozgat isyanını bastırdıktan sonra dönüşte köylülerin hayvanlarını Ankara’ya getirerek Saman Pazarında satmış ve elde ettiği parayla milis kuvvetlerinin ihtiyacını karşılamıştır. Keza Sarı Edip Efe, İzmit cephesinde Yunan ordusuna ve Rum çetelerine karşı amansız mücadele ederken kendi vatandaşlarımıza da zülüm yapmıştır. Kurtuluş Savaşından sonra Sarı Edip Efe’nin adı, İzmir Suikastına karışınca tutuklanıyor ve İzmir İstiklal Mahkemesinde yargılanıyor. Sorgulama esnasında İstiklal Mahkemesi Reisi, Sarı Edip Efe’ye “Edip Efe, İzmit cephesinde büyük hizmetlerin ve kahramanlıkların oldu, Yunan ordusu ve Rum çeteleri ile savaşırken  niçin Türk halkına da zülüm yaptın, mallarını müsadere ettin?” diye sorunca Sarı Edip Efe:” Efendim, insanları ya ilimle ya da zulümle yönetebilirsiniz, ben cahil adamım, bende ilim olmayınca zulümle yönettim.” diye cevap veriyor. Sarı Edip Efe, Atatürk’e suikast hazırlamak suçundan dolayı idam ediliyor, tüm hizmetlerine karşılık ihanetinin bedelini canıyla ödüyor ve  cehaletinin kurbanı oluyor.  

       Oysa Hz Peygamberimiz “ Yeryüzünde alimler, kara ve denizlerde gece karanlığında yol gösteren, gökteki yıldızlara benzerler.”  ve “Muhakkak alimler  peygamberlerin varisleridir.” buyuruyor. Çalışma hayatımda mahiyetinde veya beraber çalıştığım kişileri izlediğimde bu gerçeği daha iyi görebiliyordum. Boş tenekeden gürültü, dolu tenekeden ise ritimli ses çıkıyordu. Bilgili, kültürlü, iyi yetişmiş, konulara hakim, görev, sorumluluk ve yetkilerini bilen başarılı amirlerim ikna metodunu uygulamak suretiyle işleri adalet ve mevzuat kurallarına göre yürütüyordu. Bu özelliklere sahip olmayan kişiler ise tehdit, baskı ve azarlama metotlarını uygulamaya çalışıyorlar  fakat sonuçta başarı sağlayamıyorlardı. Cahili korkutabilirsin, kandırabilirsin ama bilgili, kültürlü ve bilinçli insanları asla baskı altına alamazsın.  Cehaletle, toplumu yönetemez ve  yönlendiremezsiniz. Toplumlar, bilim toplumu haline gelmiştir, palavralara kulak asmıyor.

       Gerçek anlamda Muallim diyebileceğim öğretmenlerle de çalıştım, fakat öğrenciye bilgi değil bol not veren toptancılık yapan bunun yanında öğrenciye yine hiçbir bilgi öğretmediği halde toptan sınıfta bırakan, yazılı sınavlarda on puan, sözlü notu olarak yüz puan vererek toptancılık yapan veya bilgisizliğini örtbas etmek için öğrencilere kaba ve sert davranan, sorulan sorulara cevap veremediği için öğrencileri azarlayan, hakaret yağdıran öğretmenlerle de çalıştım. Çok bilgili ve adaletli davranan değerli  öğretmenlerimiz de bulunmaktadır. Kısacası kimi ilimle kimi de zulümle mesleğini devam ettiren yöneticilerimizi  ve öğretmenlerimizi yakından tanımak fırsatını buldum. Bu özellik her  meslek mensupları arasında  görülmektedir.  21. Yüzyıl bilim çağıdır, bilimsel düşünmek zorundayız.  

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.