1 Ocak 1961 Tarihinde Türkiye, Uluslar arası Para Fonu adı verilen IMF’ye teslim oldu…İlk stand-by antlaşması bu hükümet tarafından imzalandı…Böylece Türk Ulusunun parasının ve maliyesinin yönetim ve denetimi bir yabancı kuruluşa verildi…Her iki dünya savaşı öncesi ve sonunda Avrupa Devletlerine borç para vermiş olan, temellerini attığı bankerlik kurumu sonradan bir dünya finans imparatorluğuna dönüşen Mayer Amachel Rosthschild (1743-1812) herkesin kulağına küpe olması gereken şu sözleri söylemişti…”Bir Ulusun parasının denetimini bana verin, orada yasaların kimin yaptığı umurumda bile olmaz”…Devrim yaptıklarını söyleyerek yönetimi ele geçirenler , Türk Ulusuna her yönde bağımsızlık sözü verirken tutup ulusun parasının maliyesinin yönetim ve denetimini bir ABD Kurumu olan IMF’ye teslim etmişlerdir…Türk Ulusunun parasının ve yönetim ve denetimini ele geçiren ABD, bu konumunu giderek daha da perçinleştirmiş, Türkiye’yi hemen her yıl IMF ile anlaşma yaptırarak borç batağı içine sokmuştur…Başta Cemal Gürsel olmak üzere Atatürkçü olduğunu söyleyen MBK (Milli Birlik Komitesi) üyelerinin tümü ve de hükümetin bakanları, Atatürk’ün şu sözlerini unutmuş muydular, yoksa hiç okuyup öğrenmemişlerdi?...

“Efendiler 

Bu günkü kutsal savaşımızın amacı tam bağımsızlıktır…Tam bağımsızlık ise ancak mali bağımsızlıkla mümkündür…Bir Devlerin Maliyesi bağımsızlıktan yoksun olunca, o devletin bütün hayati alanlarında bağımsızlık felçlidir…Çünkü her devlet, ancak mali güçle yaşar….”  Devrim yaptık diyen 27 Mayısçılar bağımsızlığımızı felç etmişlerdi…İnkilap hükümetinin Bakanlar Kurulu 17 Ocak 1961 Salı günü toplanır…Bütçe, IMF, memurlara zam konuları konuşulmaktadır…Dinleyelim;

Maliye Bakanı Kemal Kurdaş; Uluslararası para fonu IMF ile müzakerelerde bulunulduğu zaman devlet gelirlerinin en çok 7 milyar 100 milyon lira olacağı ve 300 milyon lira olarak hesaplanan bina ve arazi vergilerinin de devletin yükümlülüğünde bırakılması ile 7 milyar 400 milyon liraya erişilmiş bulunmaktaydı…Bu bir komitmint ( taahhüt) değildir…Uluslar arası Para Fonunda bunu isteyen adamı atardık…Para Fonu (IMF) dünyada hiçbir zaman bütçe üzerinde bir plafon (tavan) koymaz…Hükümet “benim gelirim  şudur …Şu vergilere zam….Şu vergileri koyuyorum …Gelirim 7 milyar 100  milyon değil, fakat 8 milyar 300 milyon liradır denmesine hiçbir engel yoktur…Bizim IMF’ye böyle bir taahhüdümüz yoktur …IMF’de bunu duyduğum zaman ilk karşı gelen de benim…Ben Türkiye’de yapılacak acil işler vardır…Yatırımlara 3 milyar ayırmak zorundayım…Bunca yatırılmış parayı atıl bırakamam…Türk ekonomisini de deflasyona sürükleyemem…” demişimdir…Para Fonu’nca (IMF) kabul edilen miktar, 7 milyar 400 milyon lira değildir…Buna 550 milyon daha ekleyin …7 milyar 950 milyon liradır…Bu gün ise 8 milyar 630 milyon liradır…Biz o günden bu yana 1 mılyar lıralık yeni kaynak yaratmışız…Bu bakımdan endişeniz olmasın….Bunun bütün sorumluluğunu üzerime alıyorum…”

Ama maliye Bakanı Kemal Kurdaş’ın IMF ile ilgili sözleri doğru değildi….

IMF reçeteleri ülkelere göre değişmez…Kamu yatırımlarını durdurun, paranızın değerini düşürün, işçi ücretlerini ve memur maaşlarını dondurun…İşçi çıkarın, memur çıkarın, bütçe açığı vermeyin…IMF reçetelerini kabul etmiş ülkeler hiçbir biçimde IMF’ye diklenemezler…Söylenenleri aynen kabul etmek zorundadır…IMF değil birinin sözünü dinlemek hiç kimsenin ve hiçbir koşulda gözünün yaşlarına bakmazlar…

Peki Kemal Kurdaş niçin gerçekleri saptırma da?... Kemal Kurdaş, Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olduktan sonra Maliye müfettişi olarak çalışmış ve 1951 yılında bir yıllığına İngiltere’ye gönderilmiş…1956-1960 yılları arası IMF’de çalışmıştır…IMF Kemal Kurdaş’ı Latin Amerika ülkelerine danışman olarak yollamıştır..1960 Ihtialinde Milli Birlik Komitesi onu Türk ekonomisini kutarmak üzere getirmiştir…Yani IMF’nin adamıdır…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.