Babam Hakkı Altınbilek bizde misafir idi. 17 Aralık 2015 gecesi televizyonda Mevlana İrtihali var. Canlı yayında seyrediyoruz. Program öncesi bir Konuşmacı, dünyada Allah’ı bulamayan, ahirette de bulamaz, diyor. Buna pek aklıma yatmadı, itiraz ettim.
Hakkı Babaya ne dersin diye, fikrini sordum. Babam, Adam haklı dedi. Burada ölü olan, ahirette de ölü olur. Mevlana’daki hikâyedeki gibi, Adamın çok güzel bir papağanı varmış, onu çok severmiş. Bir gün gelmiş bakmış ki papağan ölmüş gibi öylece yatıyor. Adam papağan öldü diye çok üzülmüş, kafesin kapağını açmış. Ve kuş pır diye uçup, hürriyete gitmiş. Ölü taklidi yapınca, nefsini öldürünce, hürriyetine ve emeline kavuşuyorsun. Bir ara heyecanlandı ve kader bahsine geçti. İyiden kötü olamaz, kötü de iyi olamaz dedi. En büyük engel insanın kendi vücudu ve istekleridir. Ne yaparsan yap ilahi hüküm neyse, o olur. Dedi. O zaman hiç mi bir şey yapmamak, mücadele etmemek mi lazım diye sordum. Gayret edilecek, elbette intizam için yapılacak, dedi. Kaplumbağanın sırtındaki yükü gibi bazı şeyleri taşıyacaksın, bazen başka çare kalmıyor. Amcana da yazlıkta bu hikâyeyi anlatmıştım çok kadercisin demişti.
Sonra, Sultan 2.Hamidden bahsetti: o kadar mücadele etmesine, Emanuel Karasu tekliflerini reddetmesine mücadeleye karşı yine sonunda kadere razı oldu, saltanattan çekildi.
Aklı isteyen aklı, aşkı isteyen aşkı alır. Bunca zaman bize hep dünyadan bahsedildi. Buradakilerin aynısı ahirette olduğu söylenmedi. Zenginlik, huzur, inşaatla, arabayla olmaz. İnsan olmakla olur.
