İnsanın dostları, sevdikleri hayatındaki ışıklardır, onlarla aydınlanırız. Onlar dünya ve ahirette var olacak olan tamamlayıcılarımız, birlikteliklerimiz gibidirler. Dostlarla birlikte var olduğumuz geniş halka da uzayan ve bitmeyen dostluklar her daim hüküm sürer. 

     Selim Altan, tıp doktoru, dâhiliye mütehassısı, serbest hekim, kamu hekimi olarak görevlerde bulunmuş,  ilim alanında tıbbi bitkiler alanında doktora yapmış, görevine onlarca yıldır üniversitede hoca olarak devam etmişti.

     Dr. Selim, hayat çizgisinin, dostluğun temelini tıp talebesi iken Emrehan Küey ile birlikte şekillendirmiş, sonsuzluğa doğru uzatmıştı. Yine etrafındaki yakın dostları Ünal Şenel, Necdet Bilgi ve onun gibi müstesna insanlarla birlikte, insan olmanın şuuruna varmak için irfan yuvasına kapılanmıştı. Dost kapısı ve dostluk onun birinci derece şiarı ve kılavuzuydu. 

     Ne zaman başımız sıkışsa bir ağrımız şikâyetimiz olsa merhem olmaya çalışırdı ve başarılı da olurdu. Etrafımızdaki herkesin, büyüklerimizin,  babamızın rahatsızlıklarıyla nasıl da ilgiliydi. Büyüklerimde ona çok güvenir, tavsiye, gereklerini almaya çalışırdı. Çok titiz bir insan olan ve doktorlardan kaçan annem bile ona ne çok itimat ederdi.

     Eşi Sevilay Altan ve çocukları ile birlikte ne güzel ve uyumlu bir aile idiler. Tıp doktoru olmasına rağmen halkın içine girmesi, çarşının terzisine, esnafına hatta mecnununa muhabbet göstermesi her daim gözlenirdi.

     İnançlı bir Müslümandı. Fakat her daim ibadetlerini yerine getirirken gösterişten kaçınmıştı. Aklı devamlı öne alarak mantıklı hareket etmesini bilmişti, Aklını ve fikrine başvurarak doğruyu bulmaya çalışırdı.

     İnsanları kırmayan, sakin özellikleri öne çıkan mizacıydı. Kendine dikkat eden, zarif ve bakımlı biriydi. Kullandığı eşyaları üzerine ne çok yakışırdı,  arkadaşımız Erdem’in ona takılması şıklığını tamamlayan şapkasını, çantasını gündem yapıp, talep etmesi ve şakaları eğlenceli bir konu olurdu. Kolay incinmez, insanları ve iletişimde olduğu kimseleri kırmazdı. 

     Necati Ağabeyin hatırlattığı gibi, ben sokağa çıktığımda, işe giderken gülümseyerek giderim, demişti. Bu sözler onun hayata bakışı ve insana verdiği değeri de yansıtmaktaydı. Hayatı gülümseyerek 06 Mart 2021 tarihinde kimseye yük olmadan, bizi bırakıp gitti. 

Böyle iyi insanların, güzel anılması, hatırlanması hayatımıza şevk veren kaynağımızdır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.