Tezcan Karadanışman Abimiz bir süredir rahatsızdı. Maalesef onu, 04.07. 2023 tarihinde kaybettik. Bu seksenini devirmiş, şerefle yaşamış, bilge kişi, Manisa’mızın gördüğü nadide hafızalarındandı. 

     Karadanışman ailesi, şehirde, Osmanlı devrinde bile uzun yıllar müderrislik, hocalık yapmış, bir aileye mensuptu, onlar İstanbul’da da eğitim görmüş, memleketi Manisa’da hizmet etmişlerdi. Babası da aynı özelliklere sahipti, şehrimizin İstiklal Harbi kahramanlarından Müftü Âlim Efendi de onun akrabalarındandı. 

     Kültürlü ve birikimliydi. Şehri ve onun güzide insanlarını tanır ve en ufak ayrıntılarına kadar anlatırdı. İşyerimize sık sık uğrardı, sohbetimiz şehirle, tarihi ve kültürüyle ilgili olurdu.    Tezcan Ağabey’in inanılmaz bir hafızası vardı. Onun, bir adres tarifini, uzun bir şekilde, şiveli ve nükteli olarak anlatışını defalarca, zevkle dinlemiş fakat bir türlü aklımda kalmamıştı. Onun anlattığı çeşitli sözlerine kısa notlar almıştım. Umarım onları bir zaman yazarım.  

     Kendisi çarşıda esnaf olarak geçimini sağladı. Siyasetle de ilgilenmiş, meclis üyelikleri yapmıştı, fakat onun donanımı ve hassasiyetleri hep bir geleneğin ve kültürün mirası olmuştu, Şehrin Valisiyle, doğru bildiği şeyler için koyduğu tavır ve direnmenin olumlu neticelerini bizzat kendisinden dinlemiştim.

     Uzun bir süre Manisa haber gazetesinde köşe yazıları yazdı, internetin bu kadar yaygın olmadığı zamanlar yazıları çoğaltır bana da bırakırdı. Bu yazılarının bir kısmı “ Manisa Bizimdir” ismiyle kitap haline geldi. Fakat onda daha çok yazı ve malzeme vardı. O’nun için, Kemal Çelebi’nin Celal Bayar Üniversitesinde rektör olduğu zaman yeni bir kitap çalışması yapıldı; fakat tamamlanmadı diye biliyorum. Sanırım 2013 senesiydi benim Tarihistan sitesinde yazdığım bir yazıyı, beğendiğini belirterek, olduğu gibi köşesinde yayınlamıştı. Bizim de gazete sütunlarına giren ilkyazımız bu olmuştu.

      Başkanlık yaptığı, Manisa’yı ve Mesiri Tanıtma ve Kültür Derneğinin onda kalıcı bir izi ve emeği vardı. Mesir Dergisi şimdi bile değerini koruyan akademik ve itibarlı bir yayın olarak 37 sayı olarak, on sene civarı, yayın hayatında olmuştu. Dernek tarafından, çeşitli konferanslar düzenlenmiş, Manisa’nın halkbilimi, tarihi, kültürü ile ilgili kıymetli kitaplar basılmıştı. Vukuflu gördüğü Emin Avşar ile anlaşıp bütçe çıkartılmış, bütün köyler taranmış, giyim ve ev eşyaları, tarihi ve kültürel malzemeler toplanmış,  “Manisa Halk Kültürü ” kitabı yayınlanmıştı. Kendisi,  Kamu yararına hizmet eden derneğin mevcut durumuna çok üzülüyordu, çünkü şimdi ise “yayın yok kültür yoktu”. Yalnızca ticari faaliyetler kapalı bir şekilde yürütülüyordu. Hatta kendisini Genel Kurula bile çağırmamışlardı. Dergilerinden, yayınlarından stoklarında bir iz yoktu. En mühimi de Manisa Tarihi ve kültürü ilgili toplanan eşyalar, malzemeler ise hiç ortada yoktu.

     İnce zevkliydi, evlatlarına, sevdiklerine, Manisa’ya düşkündü onlar için her türlü fedakârlığı yapmaya çalışırdı. 

     Manisa’nın bu kıymetli evladının yaptığı hizmetlerden ötürü, onu gelecek nesillere hatırlatmak adına, isminin hangi organizasyon ve mekânlara verilebileceğinin tespit edilmesi vazifesinin yerine getirilmesi gereklidir. Aziz ruhu şad olsun

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.