CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Manisa’nın kurutmalık domateste hem üretim alanı hem de üretim miktarı anlamında Türkiye’de 3. sırada olduğunu söyleyerek, Manisa’da 2020 yılı için 100 bin dekarın üzerinde salçalık ve kurutmalık domates alanı bulunduğunu belirtti. Üretilen salçalık domatesler için çiftçilerin salça fabrikalarıyla kilosu 50 ila 55 kuruştan alınması için sözleşme yaptıklarını dile getiren Başevirgen, depolarda salça kalmamasına rağmen salça fabrikalarının bu fiyatı 30 ila 35 kuruşa kadar düşürdüğünü de sözlerine ekleyerek üreticilerin mağdur edildiğini ifade etti ve “Bunun adı fırsatçılıktır.” dedi.
Salça fabrikalarının Ocak ayında taahhüt fiyatlarını 50-55 kuruş arası açıkladıklarını, bu fiyatlarla bile çiftçinin para kazanabilmesinin zaten çok zor olduğunu ifade eden Başevirgen, ekim ve sulama dönemi esnasında çiftçilerin ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldığını belirterek “Çiftçilerimiz tüm zorluklara karşın üretiyor ve üretmekten vazgeçmiyor. Bu sene fırtına, yağmur, dolu, don, sel ve mildiyo felaketi gibi birçok sorunla uğraşan çiftçilerimiz, şu anda maliyetlerinin çok altında ürününü satmak zorunda kalıyor. Çiftçinin maddi kaybı artıyor, alım gücü ise hızla düşüyor. Çiftçi para kazanamazsa bu durumdan Manisa ekonomisi de olumsuz etkilenir.” dedi.
“SÖZLEŞME ŞARTLARINA UYULSUN”
Üreticilerin, fabrikalarla salçalık domatesin kilosunun 50-55 kuruş arasında alınması için sözleşme yaptıklarını, ancak fabrikaların şu anda domatesin kilosunu 30-35 kuruşa aldıklarını söyleyen Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, “Bazı salça fabrikaları sözleşmeye aykırı davranarak üreticilerimizi zor durumda bırakıyor. Fabrikalar, sözleşme yaptıkları üreticilerden, taahhüt ettikleri miktardan daha az ve daha düşük fiyata ürün alıyor. Yapılan sözleşmelerin gereği yerine getirilmeli ve üretici mağdur edilmemelidir. Fiyatlar sözleşme koşullarına çekilmezse ne yazık ki çiftçinin domatesi tarlasında kalacak. Üreticimiz fabrikaların insafına bırakılmamalı, Ziraat Odaları ve Tarım ve Orman İl-İlçe Müdürlükleri’ne mutlaka sözleşmelere uyumu denetleme yetkisi verilmelidir. Çiftçimizin alın terini kimseye yedirmeyiz.” dedi.
