Manisa'nın en büyük tarım ürünü olan üzümde ülkenin başkenti konumunda olduğunu hatırlatan Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Akay Ünal, enstitü olarak yaptıkları faaliyetlerinden bir tanesinin de yeni ürün çeşidi geliştirmek olduğunu ve çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerini söyledi.
Mevcut çeşitlere alternatif ya da ürünün olgunlaşma zamanını daha öne çekmek ya da daha geçe çekmek gibi özellikte olan üzüm çeşitlerini geliştirmek için çalıştıklarını kaydeden Enstitü Müdürü Ünal, "Sadece ürünün olgunlaşma zamanını öne ya da geçe çekmek dışında, orta mevsimde yetiştirilen çeşitlerden daha kaliteli, daha verimli ya da herhangi bir özelliğiyle üstün öne çıkan ürün çeşidi geliştirmek bizim görevlerimiz arasında yer almaktadır. Bunlardan bir tanesini elde ettiğimiz zaman üreticimizin gelirini ya da ihracat kapasitemizi arttırmayı amaçlıyoruz. Bu anlamda kurumumuz enstitümüz çok uzun yıllardır çalışmalarını devam ettirmektedir." dedi.
Yeni 14 üzüm çeşidini tescillediler
Enstitü olarak şu ana kadar yeni 14 adet üzüm çeşidini, tescilleyip, çeşit listesine eklemiş olduklarını vurgulayan Enstitü Müdürü Ünal, "Özellikle ilk tescil ettiğimiz çeşitlerden bir tanesi olan Sultaniye üreticilerimizin bildiği ismiyle K7 üreticilerimiz tarafından çok yoğun taleple karşılaştı. Şu anda yaklaşık yeni üretilen, yeni kurulan bağların tamamına yakını bu çeşidimiz, bizim geliştirdiğimiz çeşit tarafından test edilmekte. Bu üzüm çeşidinin en büyük özelliği yaklaşık yüzde 30-35'e varan bir verim artışı sağlamakta ve daha homojen bir bağ elde etmiş olmaktayız. Böylece uyguladığımız her ürün ilaçlamasından, gübrelemesine kadar homojen bir şekilde tüm salgınlara tüm bağa yayıldığı için daha stabil bir ürün alabilir durumdayız." diye konuştu.
Kurutmalığın dışında gerek çekirdeksiz gerekse ihracata yönelik çekirdekli çeşitlerin de tescilini gerçekleştirdiklerini kaydeden Enstitü Müdürü Ünal, son tescilledikleri 2 çeşidin beyaz, çekirdekli, özellikle güney bölgemiz, Mersin Antalya kısmının talep ettiği bir çeşit olduğunu ve tescilledikten sonra ismini Enstitü'nün kurucu müdürü olan Reşat ismini koyduklarını ifade etti.
"Borsa Karası'nın isim hakkı İzmir Ticaret Borsası'nın"
Sadece isim hakkını yeni üzüm çeşidi çalışmalarına destek olan kurum ya da kuruluşlar verebileceklerini vurgulayan Enstitü Müdürü Ünal, "Bir diğer yeni çeşidimiz ise siyah çekirdeksiz üzüm çeşidi. Bunun sadece isim hakkını 3 yıl bizim çalışmalarımıza destek veren İzmir Ticaret Borsası'na verdik. Bize çalışmalarımızda destek oldukları için yalnızca ‘Borsa Karası’ isim hakkını İzmir Ticaret Borsası'na devrettik. Üzüm çeşidinin isim babalığı hakkı, İzmir Ticaret Borsası'nda olmasına karşın diğer tüm hakları kamuda yani Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsünde ve Manisa'da kalmış durumdadır." dedi.
"İsim babalığı hakkını verebiliriz"
İzmir Ticaret Borsası'na çalışmalara destek olmaları karşılığında verdikleri sadece isim hakkını, yeni üzüm çeşitleri üretimine destek olacak kurum ya da kuruluşlara da verebileceklerini vurgulayan Enstitü Müdürü Ünal, "Bu şekilde bundan sonraki elde edeceğimiz çeşitlerin de isim babalığı için tüm kurumlara ve kuruluşlara isim verebilir durumdayız. Siyah çekirdekli ürün çeşidimizin ismi borsa İzmir Ticaret Borsası tarafından 'Borsa Karası' ismiyle adlandırıldı. Bu yeni çeşitler milli çeşit listesine girdikleri için yeni mevzuata göre herhangi bir yer ismi, bölge ismi verilememekte. O yüzden andıran isimler verebiliyoruz. Örneğin bizim daha önce tescillediğimiz bir çeşidi üreticilerimize sormuş, ismini anket yoluyla belirlemiştik. Anket yoluyla da birinci çıkan çeşit 'Spil Karası' ismiydi. Manisa'nın Spil Dağı'ndan üreticilerimiz o ismi uygun gördüler ve biz de Spil Karası üzüm çeşidiyle şeklinde ismini tescillemiştik." şeklinde ifade etti. (Turgay Duyar)