14. yüzyılın ikinci yarısında İtalya Cenova’da yaşayan ve dünyanın gelmiş geçmiş en büyük propaganda uzmanı olan Makyavel Hükümdar isimli eserinde Hükümdara tavsiyelerde bulunmaktadır. O’nun 14. Yüzyılda ortaya attığı düşünceler birçok liderler tarafından uygulanmaktadır. Siyasetle ilgilenen herkes bu kitabı mutlaka okumalıdır.
Dalkavukluktan nasıl kaçınılır? Lider, dalkavuklardan daima uzak durmalıdır. Zeki liderler, etrafına samimi hisleriyle hareket eden ve el etek öpmekten nefret eden mert kimseleri seçer ve gerçeği söylemek özgürlüğünü ancak onlara tanır, o da yalnız sorduğu şeylerde konuşmalarına izin vermelidir. Bu insanların sık sık fikirlerini almalı fakat son sözü kendisi söylemelidir. Liderler, dalkavukları dinlemekle ölüm fermanlarını imzalamış olur. Ya mahvolur veya durmadan fikir değiştiren birkaç yüzlü, adi bir insan haline gelir ki bütün itibarını yitirir. Her gün fikir ve karar değiştiren lidere güvenilemez. Lider, kendi canı istediği zaman öğüt alır ama başkalarının canı istediği zaman değil. Aksi halde kukla durumuna düşer. İnsanlar çoklukla kötü olduklarından iyi yola ancak buna mecbur edildikleri zaman dönerler. İyi öğütlere liderin bilgeliği sebep olur.
Liderler neden kaybederler? Yeni bir liderin davranışları daha büyük bir dikkatle incelendiği için meziyeti ona akıllıca bir idare göstermesi halinde, halkın itibar ve itimadını kazandırır. İnsanların geçmişten çok yaşadıkları an üzerinde durdukları ve rahatlık içinde oldukları zaman değiştirmeyi düşünmedikleri bilinen bir haldir. Görevini en iyi şekilde yapan bir lider, savunucusundan yosun kalacağı korkusunu duymamalıdır. Böyle olunca iki şerefe birden kavuşur; biri yeni bir düzen kurmak, öteki de onu iyi yasa ve iyi örnekler ile kuvvetlendirmiş olmak.
Liderler, mücadelelerini kaybetmişlerse, bunu talihsizliklerine değil, kendi meziyetsizliklerine ve ileriyi görememelerine yormalıdırlar. İnsanlar, sakin havada fırtınayı güç kestirirler. Kötü talihe ve olağan üstü olaylara karşı çareleri, kendinden ve cesaretinden başka yerde aramak utanılacak bir haldir. Liderin sadık olması, övünülecek bir davranıştır. Savaşmanın iki metodu vardır. Birisi yasalarla diğeri de güçle. Birincisi insanlara Mahsus olduğu halde ikincisi de hayvanlarla aramızda müşterektir. Hem insan hem hayvan gibi savaşmasını bilmeliyiz. Liderler, tilki gibi kurnaz, aslan gibi güçlü olmalıdır. Lider, koyun postuna bürünen kurt olmalıdır. Önemli olan rolünü iyi oynamak, saklamasını ve içten pazarlıklı olmayı zamanda bilmektir. Kurnaz insanlar kandırılacak saf, zayıf ve ahmakları kolayca bulurlar. Unutmamak gerekir ki bütün insanlar tek yüzlü ve iyi yaratık değillerdir. Halkının menfaati için liderler, yabancılara karşı ikiyüzlü hareket edebilmelidir, içinde bulunduğu şartlar ve ortama uyabilmelidir.
Sakınca yoksa iyilikte sebat etmelidir ama gerekirse ondan kaçınmasını bilmelidir. En önemli nokta, otoritesini elden kaçırmamaktır. Halk, daima görünüşe aldanır ve yargısını olaylara bakarak verir. Bir insana iyilik yapacaksanız o bir iyiliği kırk parçaya bölerek bir iyiliği kırk defada sunmak gerekir zira muhtaç kişi bir tane iyilik için size kırk defa el açmak zorunda kalacaktır, bu gün sizden maddi bir şey alan yarın sizden emir alacaktır. Bir insana kötülük yapacaksanız bir defada yapınız çünkü insan hafızası çabuk unutur, kötülüğü kısa zamanda unutabilir. İnsan hafızası bazen zayıftır, zamanla ve ihtiyarlayınca geçmişi unutabilirler. Tarih, ancak çok az şeyi yazar, insanlar okumaktan ve dinlemekten ziyade konuşmayı severler.