Ülke ekonomisini canlandırmak adına Hazine Müsteşarlığı tarafından ilk kez 2 Ekim tarihinde başlatılan altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası ile piyasa değeri yaklaşık 100 milyar dolar olan 2 bin 200 ton altının ekonomiye kazandırılması bekleniyor.
Hazine Müsteşarlığınca 2 Ekim’de başlatılan altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası ihracıyla ilgili olarak Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu’nda talep toplamada aracı tek banka olan Ziraat Bankasının İzmir 2. Bölge Yöneticisi Hüseyin Tamer Karaman tarafından bir basın toplantısı düzenlenerek vatandaşların ülke ekonomisine hiçbir katkısı olmayan yastık altındaki varlıklarını tahvillerle ekonomiye kazandırmalarını istedi.
Talep toplamanın 3. haftasında Manisa’da olacaklarını kaydeden Karaman, Manisa’da Mesir Şubesi, Salihli, Turgutlu ve Akhisar ilçelerinde de birer şubelerinde talep toplayacaklarını kaydetti. Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasının ülke için çok değerli olduğunu kaydeden Karaman, “Bunun ülke ekonomisi için çok değerli olduğuna inanıyoruz. Yatırımcı için çok akılcı ve rasyonel bir karar olduğunu düşünüyoruz. Bütün bu yönleriyle düşünüldüğünde hem ülke için hem yatırımcı için karşılıklı kazan-kazan durumunun var olduğu bir ürün olarak öngörüyoruz ve talepleri bekliyoruz. Türkiye genelinde yaklaşık 2 bin 200 ton yastık altında altın olduğunu düşünüyoruz. Bunun piyasa değeri de 100 milyar dolar” dedi.
Yastık altındaki altının gerek yatırımcısına gerekse ülke ekonomisine hiçbir katkısı olmadığının altını çizen Karaman, şunları söyledi:
“Yastık altındaki altın, saklamak, çaldırmak, kaybetmek gibi riskler barındırıyor. Hazine Müsteşarlığının bu ürünü, kaynakları doğru mecralarda değerlendirme talebi için, ülkenin hazinesine yapılacak bu tür bir katkı, dışarıdan borçlanmak yerine iç kaynaklardan, toplumun kaynaklarına başvurmayı ve çok doğru bir bakış açısını içeriyor ki akabinde böyle bir ürünle vergi ve benzeri herhangi bir şey talep etmeden değerli bir ürünle çıktı ve bunları talep ediyor. Saklamayla ilgili problem taşıyan, getiri sağlamayan, yastık altında kendisine ve hazineye katkı sağlamayan bir ürünü sistemin içerisine almanın vatandaşlar tarafından kaybedilecek hiçbir tarafı yok, hiçbir kaybı yok. Ülkeye destek açısından çok önemli bir ürün olarak değerlendirmek lazım. Yastık altında olması yanlış, doğru olan bu tür ürünlerde konumlanmak, bu tür noktalarda bulunmak.”
