Manisa'da Gündem
2024-03-01 07:00:00

Revak Sultan Manisa’da

Celil Altınbilek

01 Mart 2024, 07:00

Revak Sultan, Saruhanlı Beyliği zamanında yaşamış eren ve evliyalarından olup Türkistan’dan gelmiştir. Bazı kayıtlarda Barak Baba’nın oğlu olduğu ifade edilmektedir. Manisa Saruhan beyi İshak Çelebi’nin tahsis ettiği arazide türbesi bulunsa da zamanında burada kendi uhdesinde-şeyhliğinde şimdilerde yıkılmış ve yok olmuş bir tekkesi olduğu bilinmektedir. Manisa’nın fethine katıldığına inanılır.

“Barak Baba ve müridlerinin Kalenderiyye’ye mensup Haydariyye tarikatından olduklarını ve XIV. yüzyılın başlarında henüz Şamanist gelenekleri önemli ölçüde muhafaza ettiklerini söylemek mümkün görünmektedir. Fakat Barak Baba ve müridlerinin beş vakit namaz kıldıkları, hatta Barak’ın namazını aksatmadığı da söylenmektedir. Barak Baba’nın vecd halinde söylediği rivayet edilen ve muhtemelen dervişlerinden biri tarafından kaleme alınan birtakım anlaşılmaz sözler ihtiva eden bir risâlesi zamanımıza kadar gelmiştir. “(A.Y.Ocak)

Barak Baba, Hâce Bektaş Veli’den icazetnâme alarak Bigadiç’in Yağcılar beldesi yakınındaki Baraklar Köyü’ne yerleşip, Hakk’a yürümüş olup buradaki türbesinde yatmaktadır. Revak Sultan’ın Manisa’daki mevcut türbesindeki vakfiyesinde Manisa’daki aşağıda isimleri olan Horasan Erenleriyle de irtibatlıdır. “ 1371 yılında düzenlenen “Revak Sultan Vakfiyesi”nin şahidleri arasında gösterilen “Bektaş-ı Horasani oğlu İbrahim Seydi Dede, Cafer-i Horasani oğlu Yolageldi Baba, İlyas-i Horasani oğlu Haki Baba, İbrahim-i Horasani oğlu Arık Dede, Süleyman-ı Horasani oğlu Karaca Ahmed, Yunus-i Horasani oğlu Oklu Horos Dede, Hüsrev-i Horasani oğlu Sindel Baba gibi şahsiyetler Saruhanoğulları Beyliği’nin kuruluşuna vücud veren, Horasan Erenlerinin oğullarıdır. (İ.Onarlı)

Türkistan’dan gelen Horasan Erenleri batıya yönelmiş ve toprakları şenlendirip Türkleştirmişlerdir. Bunlar, insanı en planda tutmuş, devlet yöneticileriyle de beraber hareket edip, onların koruma ve imtiyazlarına nail olmuşlardır. Bu sebeple Çağatay Uluçay’ın bulduğu şimdi elimizde olmayan vakfiyeye göre:

“ Şeyh olan Revak Sultan dünya ve lezzetlerinin geçici olduğunu, insanı mutlak manada mutlu etmediğini anlayınca kendisini ahiret için çalışmaya yöneltmiştir. Beldelerin fatihi olan Sultanoğlu Sultan İshak Çelebi, Revak Sultan'a kendi mülkünden olan birçok yeri vakfetmiştir. Vakıf ile ilgili şartlar yazılırken şunlar kaydedilmiştir; Vakfedilen bu yerler Sultana yapılacak muamele gibi muamele görecektir. Bu yerlerden elde edilecek gelir tekkede, Tarikat-ı Halvetiye erbabından şeyh olacak zatın eli ile her sene üç gün halkın işleri için harcanacak ve kalan ile tekkenin tamiri ve oradakilerin maişeti ve fukaranın yiyip içmesi için kullanılacaktır. Hâsılattan geri kalan kısım ise tarik fakir- fukarasına sarf edilecektir.” Diye yazmaktadır.

Bazı kaynaklarda Revak Sultan’ın Halveti tarikatından olduğu söylense de Bu tasavvuf akımının daha sonra teşekkül ettiği bilindiği için bu mümkün görünmemektedir.

Yaşadığımız bu toprakları binlerce senede, fatihleri, âlimleri, sanatkârları ve bu îman erleri vatan eyleyip Türkleştirmişlerdir.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.