Askerlerimizin gidip de dönmeyen Yemen’in son valisi Mahmut Nedim Bey’in faaliyetlerini ve hatıralarını okurken hüzünlenmemek elde değildir.  Yemen bizim vatan toprağımızın bir parçası idi, stratejik öneme sahipti, Yemen elimizden çıkarsa Hicaz tehlikeye düşerdi, kutsal toprakları  savaşmadan terk edemezdik. Bu uğurda Yemen’in son Osmanlı Valisi Mahmut Nedim Bey ,(1857-1940) canla başla mücadele etmiştir. Yemen, 1538 yılında Özdemiroğlu Osman Paşa tarafından fethedilmiştir ancak Zeydiler ve İmamlar arasında iktidar mücadelesi yüzyıllar boyunca devam etmiştir. İngilizler, Aden’i işgal edince Osmanlı Devleti, Hicaz’ı korumak için bölgeye asker gönderir.  Kabileler arasında  mücadele ve isyanlar devam edince 1870 yılında Gazi Ahmet Muhtar paşa, komutan ve vali olarak Yemen’e gönderilir, isyanlar bastırılır ve bölgeye Arapça bilen Türk memurlar tayin edilir.    

       1889 ve 1895 yıllarında çıkan isyanlar çok sayıda askerimizin kaybıyla zorla bastırılır, 1902 yılında tekrar başlayan isyanlar ise 1905 yılına kadar sürmüş ve kabile reislerinin temizlenmesiyle sona ermiştir. 1905 yılında Seyyid İdrisi ile İmam Yahya’nın işbirliği sonucunda tekrar isyanlar çıkarılır, bazı kabile reislerine ve şeyhlere imtiyazlar ve destekler verilerek isyan önlenir, Yemen’de imar faaliyetlerine ağırlık verilir, çok sayıda resmi daire, okul, hastane, yol, bina v.s. yapılır, sadece San’a şehrinde 71 adet bina inşa edilir. Hatta Yemen’de Demir yolu inşası için hazırlıklar yapılır ancak Trablusgarp Harbi çıkınca İtalyanlar 1911 yılında Cibana Limanında bulunan teçhizatları ve malzemeleri bombalar, kullanılmaz hale getirirler ve çalışmalar durdurulur.  1911 yılında başlayan isyanlar Ahmet İzzet paşa tarafından zorlukla bastırılır ama Seyyid  İdrisi bertaraf edilemez ancak İmam Yahya ile anlaşma sağlanır.  O tarihte Yemen’de görevli olan genç subaylardan biri olan İsmet İNÖNÜ, hatıralarında bu konuda bilgiler yayınlamıştı.  İmam Yahya ile imzalanan Dean Anlaşması ile Osmanlı Devleti bazı avantajlar sağlamış ve Seyyid İdrisi yalnız bırakılmıştır.   

       Seyyid İdrisi, Birinci Dünya Savaşından önce İtalyanlarla, Birinci Dünya Savaşı yıllarında ise İngilizlerle işbirliği yapmıştır. Seyyid İdrisi ile İngilizler arasında 30 Nisan 1914 tarihinde İttifak anlaşması imzalanmıştır. 1914 yılında Seferberlik ilan edilince Hicaz, Asir ve Yemen bölgeleri muaf tutulmuştu ancak İngiliz donanması Hudeyde limanında mavnaları yakarak savaş ilan edince 39. ve 40 Tümenler ile Kolordumuz harekete geçerek yerli halkı cihada davet etmiştir. Yemen’de bulunan Kolordumuz ve sivil memurlarımız çok zor şartlar altında görev yapıyorlardı, maaş alamıyorlardı, İstanbul’da iaşe, mühimmat ve maaşlar gelemiyordu. Memur ve subaylar yüklü miktarda borca girmişlerdi,  ulaşım ve haberleşme sistemi yetersizdi, ikmal yolları asiler tarafından işgal edilmişti. Dağlık bölgelerde Arap çeteleri askerlerimizi pusuya düşürerek şehit ediyorlardı.

       1915 yılında Seyyid İdrisi ile İmam Yahya kuvvetleri arasında silahlı mücadeleler başlayınca İngilizler Seyyid İdrisi kuvvetlerine yüklüce silah, mühimmat ve para yardımı sağlamışlardır. 1916 yılında Hicaz bölgesinde Şerif Hüseyin ve avanesi, Türk Ordusuna ve Devletine ihanet ederek, İngiliz altınları ve yalanlarına kanarak isyan başlatınca Yemen’de bulunan birliklerimiz zor duruma düştüler, İstanbul’dan takviye ve yardım gelmesi çok güçleşti. Buna rağmen Stratejik Lahoç şehri Türklerin kontrolüne geçmiştir. Ali Sait Paşa, komutasındaki birliklerimiz Aden’i muhasara etmiştir. Bu nedenle İngilizler, Yemen’e tamamen hakim olamamışları. Osmanlı Devlet’ine bağlı kalan bazı sadık kabileler de Ordumuza destek olmuşlardır. Bilhassa İmam Yahya kuvvetlerinin desteği başarılı olmamızda etkin rol oynamıştır.

DEVAM EDECEKTİR.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.