"Tanrının Kılıcı" diye anılan Hun İmparatoru Attila,  Asya'dan Avrupa'ya kadar olan geniş toprakları bir çırpıda geçip Papaya diz çöktürdüğünde bütün Avrupa'yı Türk heybeti ve korkusu sarmıştı.

     Bir Türk yiğidi olan Attila'nın verdiği korku sebebiyle, şuurlarını kay-bedip deli olan Romalı askerleri tedâvi eden piskopos bu hastalığa "Attila Sendromu" adını vermişti.

     Dokuzuncu asırdan îtibâren İslâm’ı kabul etmekte olan Türkler, tekrar yönünü batıya doğru çevirince, yeryüzünde, Selçuklu rüzgârı esmeye başladı. Abbâsi Halîfesi zor durumda kalıp, Tuğrul Bey'den yardım isteyince, Tuğrul Bey, 1055 yılında ordusuyla Bağdat’a girdi ve ilk defa bir Türk Hakānı adına hutbe okundu.

     Anadolu’nun kapıları 1071 Malazgirt Zaferi ile Türklere açılınca, telâşa düşen Rum İmparatoru, Papa'dan yardım istemiş, Papa da bu fikri uygun bularak, 1096 yılında Türkleri ve Müslümanları yok etmeye yönelik Haçlı Savaşları’nı başlatmıştı.

     Avrupa’nın bağrında Mohaç’ta, Yakın Şarkta, Çaldıranda, Afrika’da, Mercidabık’ta ve kutlu şehir İstanbul’da ve dahi nice yerlerde Türkün gücü ve heybeti görüldü.

    On dördüncü yüzyıldan îtibâren Türklerin yükselişi ve zafer devirleri, şuurlu ve planlı bir şekilde hak, adâlet, hoşgörü, irfan, her dem yenileniş ve kuvvet üzerinde 350 sene civârında devam etti. Bu devamlılıkta, ülke içindeki çeşitli kavim, soy ve toplulukların Türk'ün önderliğinde birlik olmasının payı büyüktü.

     Devirler gelir geçer, nasıl ki, evvelce biz üstünsek ve târihte zaferlerimiz ve başarılarımızla en üstte olduysak, târihin ters dönmüş gibi görünen bir devrinde, bir büyük millet olduğumuzun azmi ve kararlılığıyla, bize âit olan yüce değerlerin temelleri üzerinde yükselerek, gök kubbeye ismimizi yazmanın zamânı da elbette gelecektir...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.