“Yalvara yakara ve gizlice Rabb’inize dua edin; çünkü ALLAH HADDİ AŞANLARI SEVMEZ.” (Araf/55)
(Antlaşma yaptığın) Bir kavmin hainlik etmesinden endişe edersen sen de antlaşmayı bozduğunu aynı şekilde onlara bildir; çünkü ALLAH HAİNLERİ SEVMEZ.” (Enfal/58)
“Şüphesiz Allah inananları savunur. Doğrusu ALLAH; HİÇBİR HAİNİ, NANKÖRÜ SEVMEZ.” (Hacc/38)
“Gerçek şu ki: Karun, Musa’nın kavminden idi. Onlara karşı azgınlık etti. Biz ona öyle hazineler vermiştik ki onun anahtarları kuvvet sahibi bir topluluğa ağır geliyordu. Bir zaman kavmi ona demişti ki: Şımarma; çünkü ALLAH ŞIMARIKLIK EDENLERİ SEVMEZ!” (Kasas/76)
“Öyleyse Allah’ın sana verdiklerinden yararlanarak ahiret yurdunu ara. Dünyada da geçimini sağla. Allah’ın sana ettiği iyilik gibi sen de iyilik yap ve yeryüzünde bozgunculuk yapmayı isteme. Şüphesiz ki ALLAH BOZGUNCULARI SEVMEZ.” (Kasas/77)
“Bu onun gerçeklere inanan ve salih işler yapanların lütfünden ödüllendirmesi içindir; çünkü ALLAH KÂFİRLERİ SEVMEZ.” (Rum/45)
“İnsanlara yanağını bükme. Yeryüzünde çalım satarak yürüme; ALLAH, BÖBÜRLENİP KENDİNİ BEĞENEN HİÇ KİMSEYİ SEVMEZ.” (Lokman/18)
“Kötülük yapan bir kişiye bir kötülüğün cezası, aynıyla karşılık vermektir; fakat kim affeder ve barışı esas alırsa, onun mükâfatı Allah’a aittir. Şüphesiz ALLAH ZALİMLERİ HİÇ SEVMEZ.” (Şura/40)
“Elinizden çıkana üzülmeyin ve Allah’ın size verdiği nimetlerle şımarmayın; çünkü ALLAH, KENDİNİ BEĞENİP ÖVÜNEN HİÇBİR KİMSEYİ SEVMEZ. (Hadid/23)
“Gerçek şudur ki şüphesiz Allah, gizlediklerini de biliyor, açığa vurduklarını da. Şüphesiz ALLAH BÜYÜKLENENLERİ SEVMEZ.” (Nahl/23)
Allah, kullarını ”Vedüd” esmasının tecellisi olarak sevme ve sevilme özellikleriyle yaratmıştır. Sevme ve sevilme özellikleri, insanın çalışarak geliştirebildiği ve öğrenebildiği hususiyetleri olsa da bu özelliklerin insanın mayasında var olduğu bilinmelidir. Allah, bu özellikleri yalnızca insana değil bütün canlılara da lütfetmiştir. Sevilme ve sevme özelliklerinin merkezine de Allah’ı koymuştur. Allah’ın sevmesi ve sevilmesi bütün evreni kuşatmıştır. İnsanı diğer yaratılmışlardan farklı kılan da insanın sevme ve sevilme duygusu bilinciyle asıl amacın Allah’ı sevmeye ve Allah tarafından sevilmeye ulaşmak olduğunu bilmesidir. Ne mutlu bu şuurda olup da hayatını bu amaca hasredenlere…
Hayatını bu şuurla yaşayan insanı, Sahih-i Buhari’de mezkûr bir kutsi hadiste Allah şöyle müjdeliyor:
“Kim benim veli kuluma düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıracak olan amellerden en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım şeyleri eda etmesidir. Kulum bana nafilelerle yaklaşmaya devam eder ve sonunda sevgime erişir. Onu bir sevdim mi onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Benden bir şey istedi mi onu muhakkak veririm. Benden sığınma talep ederse onu mutlaka korurum. Ben yaptığım hiçbir şeyde, mümin kulumun ruhunu kabzedecekken ettiğim kadar tereddüt etmedim. Zira o ölümü sevmez, ben de onun sevmediğini sevmem.”
Bir insan için bu müjdeden daha büyük müjde olabilir mi? Bir insan için bu denli Allah’ın sevgisine mazhar olmak ne büyük bahtiyarlıktır, ne büyük saadettir!..
Allah’ım! Sev bizi… Sevdir bize kendini… Sevdir bize sevdiklerini… Sevdirme bize sevmediklerini… Sevdir bize seni… Sevdir bize insanı… Sevdir bize hayvanı… Sevdir bize ağacı… Sevdir bize taşı toprağı… Sevdir bize hayatı… Sevdir bize vatanı… Bizi sevgisiz, bizi vatansız, bizi ezansız bırakma Allah’ım!
Eyvallah!
