Manisa çarşısından tenekeci Yılmaz Amcamız, baharda, mayıs ayında sonsuzluğa intikal etti. Bir ibadet halinde sevdiği işine veda ederek aramızdan ayrıldı. Şimdilerde esnaflık ve zanaatkârlık eski kimliğinde değil.

     Yılmaz Ödeker amcamız 1944 yılında doğmuştu iyi bir zanaatkârdı. İlkokuldan sonra girdiği meslek hayatında, ustasından öğrendiği sanatının ömrünün sonuna kadar,  atmış senenin üzerinde devam ettirdi. Yanına oğlu Erdinç’i de yanına aldı, mesleği öğretti,  beraber çalıştılar, işlerini geliştirdiler. Eski devirlerde işinde sebat etmek en büyük unsurdu. Teneke ve metal işleri üzerine bir işyeri vardı. Küçücük dükkânında, teknolojinin bu kadar gelişmediği zamanlarda el hüneriyle metallerden, su kovası, boru, suluk, imbik, yağdanlık gibi çeşitli kullanım eşyaları yaptığı gibi, tamirat işleri de yapardı. Çok çalışkandı sabahları erken gelir, tık tık diye yavaşça işleyen çekiç sesleri zaman zaman etrafın sessizliğini ortak olur ve çarşıyı en geç o terk ederdi. İşi en büyük aşkıydı. Şikâyet ettiğini duymazdık, tedbirli davranır, işini ihmal etmez, israfı sevmezdi. İşinden artan her parçayı değerlendirir, yeni bir hale getirirdi. Dükkân komşumuzdu, Onda babam hakkı Altınbilek’in bazı özeliklerini görürdüm kimseyi kırmaz, kimseyle tartışmaz, kendi işine bakardı.  Eski esnafların hepsinin kanaat, şükür, herkese saygı gibi güzel özelikleri vardı.

   Manisa çarşısından son yolculuğuna giden koca çınar bana meslek sevgisini, insana saygıyı, dayanışmayı bir kez daha hatırlattı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.