24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması ile Boğazlar işgalci devletlerden temizlenmişti ancak aynı tarihli Lozan Boğazlar Sözleşmesi ile Boğazlar askerden arındırıldığı için Türkiye kendi ülkesindeki Boğazlarda asker bulunduramıyordu ve Boğazların yönetimi Türkiye başkanlığında bir Boğazlar komisyonuna bırakılmıştı, hükümdarlık hakkımız sınırlandırılmıştı. 1935 yılında dünyada ve Avrupa’da siyasi ortam ve şartlar değişince, Atatürk, fırsatlardan faydalanarak Lozan Antlaşmasının ve Lozan Boğazlar Sözleşmesinin değiştirilmesi için Milletler Cemiyeti’ne, Miletler Cemiyeti Genel Kuruluna ve Lozan Antlaşmasına imza atan devletlere başvurarak sözleşmenin değiştirilmesini teklif etti.

       22 Haziran 1936’da İsviçre’nin Montreux şehrinde Montrö Boğazlar Konferansı toplandı, on muhatap  ülke Temsilcileriyle 28 gün süren tartışmalardan sonra Montrö Boğazlar Sözleşmesi 20 Temmuz 1936 günü imzalandı.  BÖYLECE Çanakkale ve İstanbul Boğazlarındaki Egemenlik Haklarımız kesinleşmiştir.  Ülkemize tanınan haklar nelerdir: Sözleşme hükümleri ve denetimi Türkiye’ye verilmiştir, Boğazlar Bölgesi Türk askerleri tarafından korunacaktır, Milletlerarası Boğazlar komisyonu feshedilmiştir, barış zamanında Karadeniz’de kıyısı bulunmayan ülkelerin gemileri Türk Hükümetinden izinsiz Boğazlardan geçemeyecektir. Karadeniz’de kıyısı bulunan Devletlerin savaş gemileri izin almak şartıyla birer birer ve yanlarından en çok iki torpido ile, denizaltılar ise su üstünden gündüz geçebilecektir, savaş gemilerinin Boğazlardan geçmesi için Karadeniz’de kıyısı bulunan devletler 8 gün önce, Karadeniz’de kıyısı bulunmayan ülkelerin savaş gemileri ise 15 gün önce izin alacaklardır, Boğazlardan geçiş 5 gün içinde olacaktır.

       Boğazlarda transit olarak bulunabilecek tüm yabancı deniz kuvvetlerinin en yüksek tonaj toplamı 15 bin tonu geçemeyecektir. Toplam 9 gemiden fazla gemi bulundurulmayacaktır. Boğazlardan transit geçen savaş gemilerinde bulunan uçaklar kullanılmayacaktır, belirlenen süreden fazla Boğazlarda kalamayacaktır. Karadeniz’de kıyısı bulunmayan devletlerin barış zamanında bulundurabilecekleri toplam tonaj 30 bin tonu, zorunlu hallerde 45 bin tonu aşmayacaktır. Karadeniz’de kıyısı bulunmayan devletlerin herhangi birinin toplam tonajı yukarıdaki tonajların üçte ikisini geçmeyecektir. İnsani amaçla Karadeniz’e giren gemilerin tonajı ise 8 bin tonu geçmeyecektir, Karadeniz’de kıyısı bulunmayan ülkelerin gemileri Karadeniz’de 21 günden fazla kalmayacaktır. Savaş zamanında savaşan ülkelerin gemileri Karadeniz’e girmeyecektir. Savaş zamanında savaş gemileri izinsiz Boğazlardan geçemez. Yabancı gemiler, Boğazlardan geçerken çeşitli hizmetler karşılığında ülkemize vergi ve harç ödeyecektir. Askeri uçakların geçmesine izin verme yetkisi ülkemize aittir.  Sivil hava araçları 3 gün önceden bildirim yaparak kendilerine gösterilen hava yolunu kullanacaktır.

       Boğazlar Komisyonunu ortadan kaldıran, Boğazların yönetimini Türkiye’ye veren, boğazlara Türk askerinin girmesini sağlayan Montrö Boğazlar Sözleşmesi, tam anlamıyla Türk Egemenliğini sağlamıştır.  Bu Montrö antlaşması yapılmamış olsaydı Karadeniz bir uluslararası savaş alanı olabilirdi, Bayrak ve yükü ne olursa olsun ticaret gemilerinin boğazlardan geçişi serbest olduğu için uluslar arası ticaret imkanı sağlanmıştır, Karadeniz bir Barış Bölgesi haline getirilmiştir.  “ BUGÜN BAYRAM GÜNÜDÜR, SEVİNÇ GÜNÜDÜR, ÇÜNKÜ LOZAN MONTRÖ’DE TAÇLANDIRILMIŞTIR.” ATATÜRK, 18/19 TEMMUZ 1936)

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.