Eric Jan Zürcher, Anadolu direnişine yönelik ilk hazırlıklar 1915 yılında herkesten önce Enver Paşa’nın yaptığını iddia etmiştir…Zürcher’e göre, İtilaf Devletleri 1915’te Çanakkale’ye saldırdıklarında Enver Paşa Çanakkale’nİn geçileceğini düşünerek savaşa Anadolu’dan devam etmeye karar vermiştir…”İşgal halinde Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yerel savunma örgütleri kurmaları için bazı subaylara talimat vermiştir. ..Zürcher sözüm ona bu “ezber bozan” tezi ortaya atarken Henry Morgenthau’nun 1918’de Londra’da basılan “ Secret of the Bospours” adlı kitabını ve Seref Çavuşoğlunun 1962 de Ankara’da basılan “Yakın Tarihimiz” adlı kitabını kaynak olarak göstermiştir..Başka hiçbir kaynakta kullanmamıştır..”Gördüğünüz gibi diğer kaynaklarda bunu doğrulamaktadır…diyerek düpedüz yalan söylemiştir…Diyelim ki Enver Paşa 1915 te bir kısım silah ve cephaneyi saklatmış olsun! …Peki o zaman kurtuluş savaşı başladığında bu silahlar neden ortaya çıkmamıştır? Bilindiği gibi Mustafa Kemal Türk Ordusunun silah ve cephanesini Sovyet Rusya’dan aldığı yardımdan,İstanbul’a gelen işgal devletlerinin kontrolünde ki cephaneliklerden gizlice Anadolu’ya kaçırılan silahlardan ve İtalya ile Fransa Anadolu’dan çekilirken geride bıraktıklarından karşılamıştır…O halde Enver Paşa’nın saklattığı silahlar nerededir?...Enver paşanın, Osmanlı Devletini 1.nci Dünya Savaşına sokarken öncelikli amacı Almanya’nın da desteğiyle Kafkaslar üzerinden Orta Asya’ya girmek ve büyük bir TURAN İMPARATORLUĞU kurmaktır..Enver Paşa 1.nci Dünya Savaşında önce Alman malı cihat fetvası yayımlamış, sonra da Türk ordularını Alman generallerine teslim ederek Kafkas Dağlarına ve Arap Çöllerine göndermiştir…Enver Paşa 1.nci Dünya Savaşında Anadolu’yu unutmuş gibidir..Osmanlı orduları Kafkas ve Galiçya’da Ruslarla, Makedonya’da Yunan ve Fransızlarla, Ortadoğu’da ve Arabistan’da İngilizlerle savaşmıştır…Enver Paşa geleceği çok uzaklarda aramıştır..10917 de Rauf Bey’e Medine’yi ve Bağdat’ı almaktan söz etmiş hatta o günlerde Hindistan’a bir sefer yapmayı düşünmüştür…Enver Paşa’nın Arabistan, Kafkasya ve Hindistan hayali kurduğu sıralarda ki yıl 1917 dir…Mustafa Kemal Enver Paşa’ya gönderdiği iki raporla hayal peşinde koşmaktansa Anadolu’yu savunmanın hesaplarını yapmak gerektiğini belirtmiştir…Değil 1915 te 1.nci Dünya Savaşı sonlarında bile Enver paşa’nın kafasında Anadolu’yu savunma düşüncesi yoktur..Osmanlının 1.nci Dünya Savaşından çekildiği günlerde bile Medine’de, Kafkasya’da ve Azebeycan’da bile Türk Orduları vardır…Mustafa kemal’in öngörüleri dikkate alınsaydı ve bu ordular zamanında Anadolu ve civarlarına yığılabilseydi beklide Anadolu işgal edilmeyebilirdi..Ama hayalci Enver paşa hep Anadolu dışıyla ilgilendiği için Anadolu’nun elden gittiğini maalesef fark edememiştir…Her şeyden önemlisi Enver paşa Kurtuluş Savaşının hemen öncesinde bir Alman zırhlısıyla yurt dışına kaçmıştır…Kurtuluş Savaşı planlarını 1915 te yaptığı söylenen Enver paşa’nın 1.nci Dünya Savaşındaki plansızlığı yüzünden 550 bin Mehmetçik şehit olmuş 2 milyondan fazla Mehmetçik yaralanmış, 892 bin Mehmetçik sakat kalmış, 104 bine yakın Mehmetçik kaybolmuş ve 130 bini esir olmuştur…1921 yılında Mustafa Kemal Anadolu’da Emperyalistleri tepelemenin planlarını yaparken Enver paşa Batum’a gelerek beklemeye başlamıştır…Neyi beklemiştir? Atatürk’ün Sakarya savaşında yenilmesini beklemiştir…Sakarya Savaşının kaybedilmesi halinde Anadolu’ya gelip Milli Hareketin başına geçmeyi…”Hayalci ve tutarsız” bir vatansever olan Enver paşa’nın 1.nci Dünya Savaşı sırasındaki ve sonrasında yanlış adımları Türkiye’yi uçurumun kenarına getirmiştir…Mustafa Kemal Alman sefire “Enver’in batırdığı ülkeyi kurtarmaya Allah beni memur etti” demiştir..
Buradan da görülüyor ki Cumhuriyet tarihi ve Atatürk düşmanları Kurtuluş Savaşını ve Atatürk’ü karalamak adına çeşitli iftira ve tertiplerin peşindedirler…Bunun için ellerine ne zaman fırsat geçse onu karalamaktan ve iftira atmaktan çekinmemektedirler..Bu mütegallibelerin soyu sopu incelendiğinde görülecektir ki aslı Türk olmayan zamanında bir takım dış ülkelerden getirilerek Osmanlıya dönme devşirme olmuş kişilerin torunlarıdır…tam “hasta” dedikleri adamı dünya tarihinden silecekleri anda bir komutan çıkıp bu milleti yeniden umutlandırıp, yeniden teşkilatlandırıp yeniden ayağa kaldırıp yeni bir “ULUS DEVLET” kurdurması ve bu hempacıların hayallerinin gerçekleşmemesinin verdiği hırsla O’na ve silah arkadaşlarına saldırmaktadırlar..Ne yapsalar Mustafa Kemal’in bu milletin gönlündeki yerini silemezler…Şimdi bir takım çapsızlar dillerine LOZAN’ı doladılar…Onun da cevabını vereceğim..Ama hepsi sıra ile….Gerekirse bir 19 Mayıs daha yaşanır ve bu mütegallibeler bir daha İzmir’de Ege’nin serin suları ile tanışırlar…
Faydalanılan eser…Cumhuriyet Tarihi Yalanları …Sinan Meydan…İnkılap yayınları
