Muhabir kullanıcısı
Muhabir kullanıcısı
02 Ekim 2020 Cuma 11:30
Hocalı katliamının tanığı özlemle topraklarının geri alınmasını bekliyor

Nermin UÇTU'nun ÖZEL HABERİ

Azerbaycan topraklarını işgal eden Ermenistan’ın 1992 yılında Hocalı’da yaptığı katliam hafızalardan hiç silinmedi. Azerbaycan sınırındaki gerilim bugünlerde zirveye çıkmışken, katliam günlerini hatırlayan Azeriler topraklarına kavuşacakları günü özlemle bekliyor. 26 Şubat ve Hocalı Azerilerin kalbinde bir yara. O gün 613 Azerbaycan vatandaşı katledildi, 487 kişi ise ağır yaralı olarak kurtuldu. Ermenilerin bin 275 kişiyi esir aldığı Hocalı katliamında, esir alınan 150 kişiden hala haber alınamadı.Ermenistan, Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin işgal altında tutuyor.

Manisa’da yaşayan Azerbaycan vatandaşı 50 yaşındaki Metanet Babayeva da o katliamın tanıklarından. 15 yıldır Türkiye’de kızıyla birlikte yaşayan Babayeva, vatanının özlemini çekiyor, bir taraftan da işgal edilen toprakların Azeri ordusu tarafından alınması için dua ediyor. Azerbaycan’da hukuk fakültesini bitiren Babayeva, Manisa’da bir hastanede tıbbi sekreter olarak çalışıyor.

“HOCALI KALBİMDE YARA”

O günlerde Hocalı’ya sadece 1 saatlik mesafedeki Yevlah’da yaşayan Babayeva ve ailesi katliamdan kaçan 8 aileye evlerinin kapılarını açtı. Katliamın yaşandığı dönemde 20’li yaşlarında olan Babayeva ‘o gece hafızamdan hiç silinmedi, Hocalı kalbimde bir yara’ sözleriyle anlatıyor. Yaşanan zulmün insanlığa yakışmadığını ifade eden Babayeva, “1989 yılına kadar her şey normaldi ama savaş başladıktan sonra her şey çok kötü oldu. Herkes bir yerlere kaçmaya başladı. Ağdam şehrinde yaşayan insanlar yersiz yurtsuz kaldı. Kimi çocuklar beşikte öldü, insanlar cenazelerini alamadılar. Her şey bir gecede oldu. Hocalı’da Ermeniler çok büyük katliam yaptı. O soğuk gecede insanlar yalın ayak kaçtı, bize geldiklerinde ayakları don tutmuştu. Birçoğunun ayakları kesildi” dedi.

“ÇOCUKLARI KAYNAR SUYA ATTILAR”

O gece Hocalı’dan gelenleri gözlerinin önüne getirdiğinde büyük bir acı yaşadığını dile getiren Babayeva, “Yevlah’daki herkes gelenlere kapılarını açtı. Hocalı’daki katliamı duyunca bütün araçlarla onları yollardan almak için koşturduk. Ama o soğuk gecede birçok insan ne yazık ki kaçarken ormanda can verdi. Kadınların yüzüklerini parmaklarından çıkarmak için ellerini kesmişler. İnsanları çırılçıplak trenlere bindirmişler. Orada çok şeyler oldu. Çocukları kaynar sulara attılar. Hastaneler dolup taşmıştı. Evden çıktığımda gördüğüm manzara korkunçtu. Bizim yaşadığımız sokakta bütün evler Ağdam’dan, Hocalı’dan gelen insanlarla doluydu. Bizim evde 8 aile kaldı. 1 ay, 2 ay kalanlar oldu. Çocuklara, kadınlara yapılan zulmü unutamıyorum. 7-8 yaşındaki çocuklara tecavüz etmişler, kulaklarını kesmişler. O manzaraları görünce kanım dondu. Birçok genç kız tecavüzden dolayı intihar etti. Abilerinin, anne babalarının gözlerinin önünde tecavüz ettiler. Biz bunları gördük ve yaşadık. Sırf işkence olsun diye yaptılar. Kiminin kulağını, kiminin burnunu kestiler. Hocalı’dan gelenlerden yaşadıkları nedeniyle intihar edenler oldu, insanlar delirdiler” diye konuştu.

“30 YILDIR HASRET ÇEKİYORUZ”

Ermenistan’ın işgal ettiği toprakların geri alınmasını isteyen Metanet Babayeva, “Oralar zaten bizim toprağımızdı. Şuşalı, Dağlık Karabağ, Fuzuli, Ağdam, Kelbecer, Terter hep bizim. Şimdi Azerbaycan ordusunun oraları almasını hasretle bekliyoruz. İnşallah alınacak, Hocalı’da can veren insanlarımız için bu yapılacak. Hocalı bizim hassas noktamız. Azerbaycan ordusu ilerliyoruz istiyoruz ki Hocalı da alınsın. Hepimiz bunu istiyoruz, yeri gelse biz de o toprakların geri alınması için gideriz. Bizim en güzel yerlerimizi oralardı. Biz 30 senedir oralara gidemiyoruz. Ama taşı, toprağı her yeri gözümüzün önünde. Geri alınsa işi gücü bırakıp oraları görmeye giderim. İnsanlar yıllardır sevdiklerinin mezarlarına gidemiyorlar. Mezar diye bir şey bırakmamışlar, camilerimizi yıktılar” dedi.

“TÜRKİYE’NİN DESTEĞİYLE GÜÇLÜYÜZ”

Türkiye’nin o dönemde çok büyük yardımlar yaptığını anlatan Babayeva, hiçbir zaman o desteği unutmadıklarını söyledi. Babayeva, “Biz Türkiye’yi çok seviyoruz. Azerbaycan’da Türkiye dediğin zaman her şey biter. Şimdi iyi ki Türkiye var. Türkiye sayesinde bizim topraklar geri alınır. Biz arkamızda Türkiye’nin gücünü hissediyoruz. Çünkü Türkiye güçlü bir devlet. Biz tek başımıza 30 senedir yapamadık ama şimdi aynı değil” diye konuştu.  

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.