Manisa Ticaret Borsasının çalışmalarıyla geçtiğimiz yıl Şubat ayında coğrafi işaret alan Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü’nün, uluslararası tescillenme yolundaki çalışmalarında sona gelindi. Gaziantep’in baklavası, Malatya’nın kayısısı ve Aydın’ın inciri ardından AB tarafından tescillenmesi beklenen kuru üzümünün ihracında artış hedefleniyor.
Manisa Ticaret Borsasının, başkenti Manisa olan Sultani Çekirdeksiz Üzümü’nün Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti almasına yönelik başlattığı çalışmalarda son hazırlıklar yapıldı. Geçtiğimiz yıl Şubat ayında coğrafi işaret alan Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü, bu kez de Avrupa Birliği coğrafi işareti almaya hazırlanıyor. Konuya ilişkin açıklama yapan Manisa Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, “2019 yılında Manisa’mızın sosyal sorumluluk projesi gördüğümüz üzümümüzün coğrafi işaretini aldık. Coğrafi işaretini aldık ama bizim işimiz burada bitmedi. Üzümümüzü en fazla ihraç yaptığımız ülkelere baktığımız zaman İngiltere, Almanya, Hollanda, İtalya ve Fransa. Yani üzümümüz ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinde tüketimi daha fazla oluyor. Onun için Avrupa Birliği coğrafi işaretini almaya yönelik çalışmalarımıza başladık. Bugüne kadar üç ürünümüzün Avrupa birliği coğrafi işareti alındı. Bunlardan biri Gaziantep’in baklavası, Malatya kayısısı ve Aydın’ın inciri. İnşallah bundan sonra da üzümümüz de coğrafi işaretini aldığımız zaman daha sürdürülebilir daha izlenebilir bir ürünü, dünya pazarına Avrupa Birliği coğrafi işaretiyle satarak yurt dışındaki tüketicilerimize bir güven vermiş olacağız” diye konuştu.
2019-2020 sezonunda 300 bin ton üzüm rekoltesi beklediklerine dikkat çeken Özkasap, “2017-2018 sezonunda bizim 310 binlik bir rekoltemiz vardı. 2018-2019 sezonunda 261 bin ton, 2019-2020 sezonunda ise 300 bin ton üzüm rekoltesi beklentimiz var. Türk Patent ve Marka Kurumu Patent Dairesi Başkanlığının bu konuda çok desteğini aldık. Coğrafi işaretini kullanılabilir bir yere getirmek çok önemli. Üzüm işletmelerimizin kendi firma logolarının yanında Manisa coğrafi işaretinin logosunu da ihracata giden ürünlerimizin kutusunda göreceğiz. Avrupa Birliği coğrafi işareti patentini de aldığımız zaman bu malın Türkiye’de izlenebilir olduğunu ve bu malın daha güvenli olduğunu, zaten yapılan tüm laboratuvar çalışmalarında da üzümümüzde hiçbir ilaç kalıntısı olmadığı kanıtlanmıştır” diye konuştu.
