Ülkeler savaşlarla işgal edilir ve toprak kaybına sebep olur. Bazen de topraklardan, açlık, kıtlık,  tabi afetler gibi sebeplerle göç edilir.

    Şimdilerde ise tabi kaynakların, ekonomisinin ve kurumlarına hâkim olmanın, işgal için yeterli olduğunu, savaşın yapılmadan da ülkenin ve milletinin bağımlı getirilebileceğini belirtilmektedir.

    Türk tarihinde durmaksızın sızlayan bir yara gibi duran Rumeli’nin kaybı, bizleri şimdilerde bile çok üzmektedir. Uçan bir kuşun kanatları misali Anadolu bir yanda Rumeli bir yandaydı. Bizimle bir, bizden olmuştu. Beş yüz sene civarı bizim diyar olan topraklar çok kısa bir süre de elimizden çıktı.

     Bu kayıpların çeşitli sebepleri vardı. Güçten düşmüştük, yeniliklere ayak uyduramıyorduk. Rakiplerimiz çok güçlenmişti. Bunların hepsi doğruydu fakat Mustafa Kemal Atatürk’ün bir tespiti çok doğruydu ve unutulmamalıydı.

     “Biz Balkanları niçin kaybettik biliyor musunuz? Bunun bir tek sebebi vardır. Bu, Slav araştırma cemiyetlerinin kurduğu dil kurumlarıdır. Bizim içimizdeki insanların millî tarihini yazıp millî şuurunu uyandırdığı zaman biz Balkanlardan Trakya hudutlarına çekildik.”  (Kocatürk 1971:165).*

     Her ne olursa olsun bizim varlığımız biz olmakla mümkündür. Onun içinde seneler ve teknolojiler değişse de,  kendi dilimiz ve kültürümüz bizi hangi şartta ve şekilde olursa olsun birleştirecek tutkaldır.

*İsmail Görkem. Mustafa Necati Sepetcioğlu’nun Türk Mitolojisi ve Destan Geleneği. Sepetcioğlu Armağanı Ankara 2007

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.